4 Ekim 2014 Cumartesi

K-DRAMA..

안녕하세요.... annyeonghaseyo....:)


2011 yılının Ocak ayında , yabancı dizi izlediğim bir sitede , tamamen kaza ve yanlış anlama sonucu  Scret Garden seyrederek  virüsünü kaptığım ve bir türlü kurtulamadığım bu enteresan bağımlılıkla yaşamaya çalışıyorum...

Eminim sizlerde buna benzer virütik durumlar nedeniyle bağımlısı oldunuz , ya da olmak üzeresiniz..Bunun kaçışı yok..Bir başladınız mı minik kartopu , çığ olup sizi kovalamaya başlıyor...

Bu hastalık başladığından beri çeşitli blokları , resmi ve gayr-ı resmi siteleri , yayın kuruluşlarını yakından takip ediyorum ancak ne yalan söyleyeyim biraz ondan biraz bundan ortaya karışık yazılar , ya olumsuz etkiliyor , izlemeyip sonradan bir bakayım dediğinizde pişman oluyorsunuz ya da olumlu etkiliyor süpermiş diyip ,izleyip , sıkılıp , yarım bırakıp boşa vakit harcıyorsunuz...

Blok sahibi “Korecan” , 18 – 25 yaş grubundan ise izlediği diziyi yorumlaması ve beklentileri başka , 25 ve üzeri (ne kadar üzeri henüz tespit edemedim..) yaş grubunda ise başka... Birazda izleyenin ruh halinin etkisine bağlı...

Yeni başlanacak diziyi internette incelerken oyuncusu , konusu ,fragmanı , tanıtım posterleri v.s haricinde müziğini&şarkısını dinleyip wayyy diyip diziye başlamakta mümkünJ
Genelde ben yayını tamamlanmış dizilerin (dizi devam ederken izlemeyi tercih etmiyorum ,çünkü beklerken altyazı olayı nedeniyle fazlasıyla geriliyorsunuz), kore canlar tarafından yapılmış YouTube videolarını seyredip, müziklerini dinlediğim için mutlaka etkisi altında kalabiliyorum J Bazen’de sırf müziği&şarkısı hatırına diziyi sonuna kadar izliyorum , ya da şarkı değiştiği için bir süre ara verebiliyorum...buna sebep olan dizilerden yeri geldiğinde bahsedeceğimJ Bizzat tecrübe edildi...!!!!

Bunun haricinde başrol oyuncularının performansları , giyimleri , konuşmaları, rol icabı büründükleri karakterler ve yan rollerin diziye kattığı renk'te sizin diziye olan yaklaşımınızı etkiliyor..

Konular zaten birbirine çok benzer... Zengin oğlan , fakir kız ve mutlaka 3.şahıslarla oluşan Aşk üçgenleri , dörtgenleri bazen çok genleşebilen bir garip ilişki ağaçları J bazen çok keyifli olan bu meşhur ve vazgeçilmez üçgenler , senaristin kabiliyetine bağlı olarak gerçekten can sıkıcı hatta diziden soğutucu şekilde izleyiciyi yorup zorlayabiliyor.
Konular benzer dedik esasında farklı yumurta ikizleri gibi diyelim....

Zevkler ve renkler tartışılmaz ama ne hikmetse , izlediğim tüm yayınlardaki yorumlardan , spoiler yazılarından anladığım tüm yaş gruplarının birleştiği tek nokta maalesef dizilerin, alışık olduğumuz veya beklediğimizden çok farklı şekilde sona bağlanması..hatta bazıları bağlanamıyor da muallak bırakılıyor..

Halen Koreli senaristlerin ve yapımcıların bu canım dizilerin sonlarını nasıl olup “delinmiş çoraptan fırlamış başparmak” gibi bırakabildiğini , Koreli izleyicilerin bu sonu kabullenmelerini anlayamadım...

İnanın defalarca son sahnede donup ekrana boş boş bakmışlığım var...Şimdi diyeceksiniz ki madem böyle tehlikeli bir durum söz konusu neden halen izliyorsun..Güzel soru 2-3 tane izleyin sonra bu konuyu tekrar görüşelim...

Genelde dizilerin Dramawiki den bölüm rating’lerine bakarım..sizin “bu nasıl bölüm yaa” dediğiniz bölüm rating bakımından alıp başını gitmiş olabiliyor...Hatta ortada kalmış ve size sinir krizi geçirten son bölümün rating ortalamasını yükselttiğini bile görebiliyoruz.

Bu sonlar bizi o kadar saat hevesle seyrettiğimiz dizilerden boğazımız düğüm düğüm , ya da tansiyonumuz 20 olarak ayırabiliyor...Hatta senaristin peşine düşüp , mail adresini bulup bir güzel döşenesim , başrol oyuncularının resmi sitelerine mesaj atasım geliyor..Yahu kardeşim siz bu zulüm’e neden dur diyemiyorusunuz?????

Yenilen pehlivan güreşe doymazmış..... vardır bir kültürel kabulleniş , diyip yeni dizinin 1.bölümüne doğru koşuyoruz....









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder